Genel

CKD’den “Yükselen Kadın Yükselen Türkiye” mitingi

Oygür: “Yükselen Kadın Yükselen Türkiye” mitinginde kadınımızın üretime katılma gücünü ve kararlılığını coşkuyla kutladık”

Genel Başkan Prof. Dr. Tülin Oygür, miting alanını dolduranları “Türkiye’mizin vatansever kadınları, vatansever erkekleri; Atatürk’ün emanetini vicdanı yapmış Türk Gençliği; Yükselen Kadın Yükselen Türkiye mitingine hoş geldiniz! Yerin de göğün de yarısı kadınlar; üretmeyi, emeği ve geleceği doğuştan temsil eden kadınlar; Cumhuriyet Kadınları Derneği olarak sizleri sımsıkı kucaklıyor, ceylan gözlerinizden, ak alınlarınızdan, var eden ellerinizden öpüyoruz!” diye selamladığı konuşmasını şöyle sürdürdü.

“Burada, bu meydanda kadın emeğini her yönden temsil eden ‘sahici’ kadınlarımızla beraberiz. Neden sahici diyoruz? Çünkü ayaklarımız bu topraklara basıyor. Biz, tarihimizi, bugünümüzü, al bayrağımızı, kahraman Mehmetçiğimizi yüreklerimizde taşıyan kadınlarız! Bölünmez bütünlüğümüzü, bağımsızlığımızı, milletçe beraberliğimizi, kardeşliğimizin bozulmamasını dert edinmiş kadınlarız!

Bugün ilk kez 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü; kadının ezilmişliği, zavallılığı, güçsüzlüğü söyleminden kurtarıp kadının üretme gücü, büyük umutları ve erkekle beraber geleceğe el koyma iradesi ile kutluyoruz! Bugün 8 Mart’ları erkeğe, aileye ve devlete düşmanlık gösterisine çevirenlere gerçeğin aynasını tutuyoruz! Bugün kadın hareketinde tarih yazıyoruz! Ne mutlu bizlere!”

Devrimle kadın ilişkisi, kadın sorununun tarihselliği konularına değinen Prof. Oygür şunları söyledi:

“Biz kadınlar, Türk Devrim mücadelesinin hep içinde olduk, kaderimizi ülkemizin kaderiyle birleştirdik. Kurtuluş Savaşımızda şehirlerde kadınlarımızı örgütledik; tarlada atölyede erkeğin yerini alarak ölümüne çalıştık; cephaneleri koynumuzda sakladık, elde tüfek savaştık. Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün kadını özgürleştiren cumhuriyet devrimleri, bunları sonuna kadar hak ettiğimiz için hayata geçirildi. Biz devrimleri hak ettik. Hakkımıza sahip çıkıyoruz!

Kadın olarak sorunlarımız var elbette… Kadın sorunu binlerce yılın konusudur ve evrenseldir. Kadın erkek eşitsizliğinin kaynağı, tarihin çok derinlerinden geliyor. Binlerce yıl önce, kadının üretimden kopmasıyla başlıyor. Sonrasında, sanayileşme başlayıp her yere fabrikalar dikilince kadınlar da üretici sınıflara dâhil oluyor. Kadın emekçiler başta insanlık dışı şartlarda çalıştırılıyor; nitekim 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü 100 yıl kadar önce, bu ezilmeye karşı gelişin simgesi olarak doğuyor. Bu zorluklara rağmen tarihin ibresi kadından yana dönüyor. Çünkü kadın ürettikçe var oluş mücadelesinde yol almaya başlıyor. Kadın ve emek mücadelesi birleşiyor.”

Mücadelenin kadın, erkek el ele, emperyalizme karşı durarak başarıya ulaşacağına vurgu yapan Oygür, şu ifadeleri kullandı:

“Kadınlar, insanlık mücadelesinde erkeklerle beraber büyük yol aldılar. Bugün kadın ve erkek hukuk önünde eşittir. Bu eşitliğin toplumsal yaşamda da tam olarak hayata geçmesi için yine birlikte mücadele ediyoruz. Bir toplum kadınları kadar mutlu olabilir. Kadının hakları yeniyorsa o toplum mutlu değildir. İşte burada kadın erkek beraberiz! Çünkü kadın erkek eşitliğinin, bu vatan üzerinde, kendi gerçekliğimizle, el ele verip çalışarak, üreterek gerçekleşeceğini biliyoruz.

Bütün bunlar için önce, Atatürk dönemi gibi tam bağımsız olacağız! Emperyalizmin, içimizdeki bütün maşalarını ortadan kaldıracağız. Ülkemizi, sadece yüce halkımızın çıkarlarına göre yönetmenin yollarını açacağız. ABD kumandalı bölücü terör örgütü PKK’yı bitireceğiz. PKK’dan evladını geri almadan nöbeti bırakmayan Diyarbakır, Hakkâri, Muş, Bitlis, Van anneleri gibi cesur ve kararlı olacağız. Dinimizi kendi çıkarlarına alet eden ve emperyalizme hizmet eden bütün gerici yapıları kaldıracağız.”

Miting konuşmasında Cumhuriyet Kadınları Derneği’nin milli karakterinin altını çizen Oygür, neoliberal feminist akımların etkisindeki, erkeğe düşman, devlete düşman, Türkiye’ye düşman hareketleri de uyardı.

“Cumhuriyet Kadınları Derneği’nin bütün toplumsal sorunlarımıza bakışta, en başa emperyalizm karşıtlığını koyması, bundandır. ABD emperyalizmine karşı durmadan; üreterek zenginleşmiş, özgür ve aydınlık Türkiye’ye ulaşamayız. Şimdi; Cumhuriyet Kadınları olarak tam bu noktada, emperyalizmin yıkıcı safsatalarıyla kadın mücadelesi verdiklerini iddia eden gruplara iki çift lafımız olacak.

Sizler; kadınları, erkeğe ve devlete düşmanlık ederek savunmaya kalkıyorsunuz. PKK terörünü ağzınıza almadığınız gibi bölücülerle yan yana kol kola geziyorsunuz! Siz, yozlaşmış emperyalist ideolojinin temsilciliğini yaparak insanımıza ve küçücük çocuklarımıza cinsiyetini sorgulatıyorsunuz. Bu yüzden sizlerin ‘sahici’ kadınımızda ve halkımızda bir karşılığınız yoktur. Bir de tutup sağda solda kendinizi cumhuriyet kadınları diye tanıtıyorsunuz. Orada durun bakalım! Emperyalist Batı’dan allanıp fonlanarak ne cumhuriyeti ne de kadınlarımızı savunabilirsiniz. Sizden Cumhuriyet Kadını olmaz!

Cumhuriyet kadını mı soruyorsunuz, işte, bu meydandalar. Sanatı, bilimi, teknolojiyi, ekini, meyveyi ve yaşamı üreterek ayağa kalkmışlar. Daha çok üreteceğiz, ürettikçe yükseleceğiz, yükseldikçe Türkiye’mizi yükselteceğiz, diyorlar.”

Daha Fazla Göster
Başa dön tuşu
Yandex.Metrica